YahooMovies - Yepyeni bir fantastik dünya yaratmak, bu dünyayla ilgili bir seri kitap çıkarmak ve sonra da bu dünyanın hayat bulduğunu görmek nasıldır tahmin dahi edemiyoruz. Fakat bu yılın ortalarında Londra'daki 'Vampir Akademisi' setini ziyaret eden Richelle Mead için durum tam da buydu.
Çok satanlar listesinden inmeyen altı kitaptan sonra yazar artık karakterlerini hatmetmiş durumda. Peki ama karakterlerini canlandıran Zoey Deutch ve diğer oyuncularla tanışmak nasıldı?
Mead, Yahoo Movies'e özel sizlerle paylaştığı set fotoğrafları hakkında, "Oyuncu kadrosu çok arkadaş canlısı ve kafadardı, sete varır varmaz ilk 15 dakika hemen hemen herkes gelip benimle tanıştı," diyor. "Zoey ve Cameron'la [Monaghan] olan fotoğrafımız seti ilk ziyaret ettiğim gün çekildi. Bir üniversitenin konferans salonunda çekim yapıyorlardı ve ben de gidip öğrencilerin arasında oturdum."
New York Comic Con'da konuşma fırsatı yakaladığımız Rose Hathaway karakterini canlandıran Zoey Deutch ise şöyle diyor: "Sete geldiği gün oyuncu kadrosundaki herkesin yer aldığı bir sahneyi çekiyorduk. Onunla tanıştığımda inanılmaz güzelliği karşısında şoka uğradım. Tabii kendimi de utandırdım. Sürekli konuştum durdum, o ise çok sakin ve sessizdi. O öyle olunca ben de kontrolden çıktım. Ne şanslıyım ki geçtiğimiz günlerde kendisiyle bir akşam yemeği yeme fırsatı yakaladım ve umuyorum ki düşündüğü kadar çatlak biri olmadığımı kanıtlamışımdır."
Mead'in set ziyaretinin diğer önemli anlarından biri de adına özel set sandalyesine sahip olmasıydı.
Richelle Mead, sette sandalyesiyle birlikte çektirdiği diğer fotoğraf için "Bu fotoğraf iki günlük set ziyaretimin son gününde çekildi," diyor. "Ziyaretim çok kısa sürdüğü için bana özel bir sandalye hazırladıklarını düşünememiştim ama onlar bunu yaptılar!"
Fakat elbette sandalyeyi hemen ortaya çıkaracak kadar hazırlıklı değillerdi.
"Sandalyeyi (ve tabii diğer oyuncuların sandalyelerini) bulmaları biraz zaman aldı çünkü ekip o gün seti sürekli başka bir yere taşıyıp duruyordu ve sandalyeleri de beraberlerinde götürüyorlardı," diye açıklıyor durumu. "Fakat tüm o 'sandalye avı'nın sonunda bunu bulmak her şeye değerdi."
Yine New York Comic Con'da görüştüğümüz ve Rose'un en yakın arkadaşı Lissa'yı canlandıran Lucy Fry, "Richelle'e ilk olarak kafanda kurduğun hayali dünyanın gerçek bir şekilde hayat bulduğunu gördüğünde ne hissettin diye sordum," diyor. "En büyük fark her şeyin çok daha muhteşem olması, dedi bana."
"Bence setteki ilk gününde yarattığı her şeyin ve herkesin gözlerinin önünde hayat bulması onu fazlasıyla şaşkınlığa uğrattı."
Çeviri: cenup
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder